file:///C:/Users/osener/AppData/Local/Temp/yandex_5595a10dc0cbe17c.html

kıymalı patlıcan kebap

patlıcan yaz mevsiminin değişmez sebzelerinden...

hele birde taze domates ve taze biberle beraber daha da lezzetli oluyor...

genelde kıymalı veya etli patlıcan kebap , karnıyarık gibi patlıcan yemekleri esasta aynı şekilde pişiriliyor...

yapacağımız yemeğe göre önce patlıcanları alacalı bir biçimde soyuyoruz...

daha sonra biraz tuz attığımız bir suya çok küçük olmayan parçalar halinde kuşbaşı biçiminde doğruyoruz...

doğradığımız patlıcanları tuzlu suyumuzda hafifçe ovalıyoruzki acısı biraz çıksın...

bu sırada fritöz yada kızartma tenceremizde yağımızı iyice ısıtıyoruz...

patlıcanlarımızı sudan önce bir kurulama havlusuna çıkarıp iyice kuruladıktan sonra yağımıza ilave ederek kızartmaya başlıyoruz...

bu sırada bir başka tencereye çok az bir miktar sıvı yağ koyup içerisine 1 kg patlıcan için orta boy 2 soğanı küp şeklinde doğrayıp çevirmeye başlıyoruz...

soğanlar biraz şeffaflaşmaya başlayınca yine 3-4 tane biberide aynı şekilde doğrayarak ilave ediyoruz...

biberleride biraz çevirdikten sonra içerisine 150-200 gr kadar kıymamızı ilave edip kıymalarımızda topak kalmayacak şekilde ezerek pişiriyoruz...

1 çorba kaşığı kadarda salçamızı ve 2-3 baş sarmısağımızı da tenceremize ilave ettikten sonra 2 büyük domatesi de küp şeklinde doğrayarak ilave  edip kapağını kapatıyoruz...

bu sırada bir taraftada biraz su kaynatmanın faydası olacaktır...

bütün patlıcanlarımız kızardıktan sonra onlarıda tenceremize ilave edip 2-3 çay kaşığı tuzuda ekleyip üzerini çok az  geçecek kadar kaynayan suyumuzu da koyup pişmeye bırakıyoruz...

yaklaşık 10-15 dk kadar bu şekilde pişirdikten sonra artık yemeğimiz servise hazır duruma gelmiş oluyor...

yanına pilaz ve tabiki cacıkla yazın vazgeçilmez yemeğini artık afiyetle yiyebiliriz...

bu arada karnıyarık tarifinide bir ara ayrıca yazacağım ancak tadı neredeyse aynı oluyor, bu şekilde daha kolay öneririm..


RAFET USTA AFYON

yıllık tatili geçirmek için bu senede her sene olduğu gibi bodrum civarındaydım...

bu nedenle bir süre kayıt da giremedim...

bayram süresince bodrumda yaklaşık 2 milyon kişi olduğu söyleniyordu...

gerçektende ilk defa bir sokakta araç değil yaya trafiğinin sıkıştığına tanık olduk...

tabi bu kalabalığın bir dönüşü olacağınıda tahmin etmiştik aslında...


ancak yoldaki yoğunluk tahminlerimizin çok daha üstünde oldu...

yol afyona 10 km kala sıkıştı...


yaklaşık 2 saat kadar dur kalk gittikten sonra aralarda derelerde yol araken rasgeldik rafet ustaya...

mekan güzel göründü gözümüze girdik...

laf aramızda yolda koku yapmayan sucuk döner reklamlarınada okudukça gülmüştük...


mekan yeşillik içinde bir bölümü fast-food, bir bölümü restourant, bir bölümü ise çardaklar şeklinde yapılmış...


oturur oturmaz hemen birer sucuk döner ve birer yayık ayran sipariş ettik...

sucuk döner diğerlerinden daha farklı ve çok daha lezzetliydi...

içine tuz basılmamıştı...

ekmeği ise çıtır çıtır taş fırın ekmeğiydi...

(bu arada gidiş yolunda cumhuriyet tesislerinde durmuştum... neredeyse küflenmek üzere olan bayat ekmek arası berbat bir sucuk ve  saygısız personelle muhatap olmuştum)

yanına gelen ayran salatalıklıydı...

bende duyunca şaşırdım ama gayet lezzetliydi, tabi cacık seviyorsanız :)

ayranın üzeri köpüklüydü ve köpüğü yemek için kaşıkta düşünülmüştü...

o kalabalıkta bile gelen çay çok şık bardaklarda ve çok lezzetliydi...

sucuk döner heryerdeki gibi 9,00 TL ayran  3,00 TL ...


tesisin eleştirilecek tek yanı son derece küçük ve yetersiz tuvaletleri ki onuda düzeltirlerse gelenlerin daha da memnun kalacaklarından eminim...

güzel bir mola için hiç bir hizmet vermeden sadece insanları soymayı hedefleyen tesisler yerine tercih edilebilecek bir mekan rafet usta ....


                                                 anı defterinide yazmamak olmazdı :)